Hareketsizliğin Vücudumuza Olan 7 Olumsuz Etkisi

Hareketsizlik 21. yüzyılın getirdiği en büyük sorunlardan biri olabilir. Modern yaşamın getirdiği günlük rutinler doğal yaşamı değiştirmiş olsa da insan, hareket etmek ve hayatını sürdürebilmek için yaşar. Fakat günümüzde masa başında mesai gerektiren işlerin artması ve teknolojinin gelişmesi, insanları ister istemez hareketsizliğe sürüklüyor. Özellikle koronavirüs pandemisinden korunmak için evde kaldığımız bu dönemler hareketsiz kalma süremizi gittikçe arttırıyor. Hareketsizlik vücudun bütün sistemleri üzerinde olumsuz etkilere sahip. İşte hareketsizliğin vücudumuza etkileri…

 

1. Kaslarımız ve Kemiklerimiz Zayıflayabilir

 

Hareketsizlik, zaman içerisinde kas ve kemiklerde fonksiyonel bozukluklara yol açabilir. Vücut hareketsizlikten dolayı ihtiyacı olan maddeleri kasları yakarak almaya başlar. Bu durum kas kaybına yol açar. Unutmayın, kas inşa etmek aylar alabilir fakat kaybetmek için sadece bir hafta bile yeterli olabilir.

Hareketsizlik, kasları zayıflattığı gibi kemik yapısında bulunan bazı maddelerin yoğunluğunun azalmasına da neden olabilir. Bu durum ilerleyen yaşlarda kemik erimesi riskini arttırırken kemik esnekliğini de azaltır. Kemik esnekliği kemiklerde kırık oluşumlarını önlemek veya azaltmak için son derece önemli.

 

2. Kalp ve Damar Sistemi de Olumsuz Etkileniyor

 

Kalp, dengeli egzersizi sever. Çünkü egzersiz yaptığımızda kalp atışımız hızlanır, kan basıncımız artar. Bu nedenle hareketsizlik kalp ve damar sisteminizi de olumsuz etkileyebilir. Kan basıncının düşmesi, kalp ve damar performansında azalma, damarlarda tıkanmalar bu olumsuz etkilerden sadece birkaçı. Eğer daha uzun ve sağlıklı bir yaşam istiyorsanız bir an önce hareket etmeye başlamalısınız.

 

3. Kolesterol ve Obezite Riski Artıyor

 

Evde hareketsiz durduğumuz dönemlerde daha fazla yeme isteği ile karşılaşıyoruz. Öyle ki canımız sıkılsa kendimizi buzdolabının önünde bulduğumuz anlar oluyor. Fakat hareketsizlik, sindirim aktivitelerini ve bağırsak hareketlerini yavaşlatabiliyor. Aynı zamanda metabolizmanızın yavaşlamasına ve daha kolay kilo almanıza da sebep olabiliyor. Başka bir deyişle hareketsiz kaldığımız sürede hem daha çok yiyoruz hem daha az yakıyoruz. Bu da yağlanma ile gelen kolesterol ve obezite riskini arttırıyor.

 

4. Ruhsal Durumumuzu da Olumsuz Etkileyebiliyor

 

Hareket etmek, farklı bir bakış açısıyla içimizde var olan fazla enerjiyi dışarı atmak şeklinde yorumlanabilir. Hareketsiz kaldığımız dönemlerde bu enerjiyi dışarı atamadığımız için stresli olma ihtimalimiz artıyor. Bu da iç sıkıntı ya da depresyon gibi moralsiz hissettiren duygu durum bozuklukları riskini arttırıyor. Fakat düzenli olarak hareket etmek; kas, kemik ve vücut yapısını olumlu etkilediği için kişinin öz güvenini arttırıyor ve daha iyi hissetmesine yardımcı oluyor.

 

5. Duruş Şeklimiz Bozulabilir

 

Hareket etmek, kas ve iskelet sistemimizin doğru şekillenmesine yardımcı olur. Dolayısıyla hareketsiz kaldığımız süre boyunca kaslarımız zayıfladığı için duruş şeklimiz de olumsuz etkilenebilir. Bazen o kadar az hareket ediyoruz ki duruşumuzdaki bozulmayı fark edemiyoruz. Özellikle sürekli oturarak çalışan veya vakit geçirenler devamlı öne eğilerek kamburlaşma ihtimallerini arttırıyorlar. Bu da ilerleyen yaşlarda kalıcı duruş bozuklukları ortaya çıkıyor. Duruş bozukluklarının önüne geçmek için uzun süre hareketsiz kalmamak çok önemli.

 

6. Solunum Sistemi de Nefes alışverişi Nedeniyle Olumsuz Etkileniyor

 

Hareketsizlik, solunum sistemi fonksiyonlarının sekteye uğramasına neden olabilir. Hareketsiz yaşama uzun süre maruz kaldığınız durumda nefes alışverişinde bir düzensizlik ve bozukluk gözlemleyebilirsiniz. Hareketsiz kaldığınız dönemlerde yapacağınız birkaç basit solunum egzersizi bu etkilerin azalmasına yardımcı olabilir. Bu egzersizler akciğerlerinize daha fazla hava girmesini sağlayacağı için ruhsal olarak da sizi sakinleştirebilir.

 

7. Beynimizin Çalışma Mekanizması Bile Etkileniyor

 

Hareketsizliğe bağlı olarak vücudumuzdaki kan akışı yavaşlayabilir. Bu da her organ gibi beyne de yeteri kadar kan gitmemesine sebep olabilir. Beyne yeteri kadar kan gitmediğinde organ eskisi kadar fonksiyonel çalışamayabilir. Öyle ki öğrenme ve hafıza yetenekleri bile bu durumdan etkilenir. Fakat düzenli hareket bu durumun tam tersi bir etki yaratıyor. Yani öğrenme ve hafıza yeteneklerini olumlu etkiliyor. Ayrıca düzenli egzersizin beyinde zihinsel faaliyetleri gerçekleştiren bölgenin etkinliğinde artış gösterdiği bile kanıtlandı.

Popüler Kategoriler

Beslenme Önerileri İş Yoğunluğunda Öğünlerini Kaçıranlar İçin Sağlıklı Atıştırmalık Alternatifleri

Beslenme Önerileri Adını Sıkça Duyduğumuz Intermittent Fasting Diyeti Hakkında 7 Bilgi

Beslenme Önerileri Besin Mayası Nedir? Faydaları Nelerdir?